Ali İsmail Korkmaz'ın yeni görüntüleri ortaya çıkınca, bazı yayın kuruluşları Korkmaz'ın Yunus Emre Devlet Hastanesi'nde tomografisinin çekildiğini ima etti. TTB ise bu konuda hiç açıklama yapmadı. Bekliyoruz.
Ali İsmail Korkmaz’ı artık tüm Türkiye tanıyor. Bir devrim şehidi olarak görüyor. Direnişin sembolü olarak algılıyor. Gencecik hayatını acı biçimde sonlandıran sivil-polis güruhuna son haykırışı ile hatırlanıyor: “Vurmayın, ben öldüm!”
38 gün komada kaldıktan sonra ölüme giden Ali İsmail Korkmaz için Türkiye Tabipler Birliği (TTB) 18 Temmuz’da Eskişehir Tabip Odası ile birlikte ortak bir metin hazırlayarak, “olayın takipçisi olacağı,” sözü vermişti.
Olmadı. Ali İsmail Korkmaz’la ilgili bir daha ne bir mesaj yayınladı, ne bilgi verdi ne de olayı takip etti.
Derken, Ali İsmail Korkmaz’ın Mavi Hastane ve Yunus Emre Hastanesi’ndeki görüntüleri ortaya çıktı. 3 Haziran gününe ait görüntülerle ilgili olarak da Mavi Hastane’de beyin tomografisi çekilemediği için Yunus Emre Devlet Hastanesi’ne sevk edildiği açıklandı.
Yunus Emre Hastanesi’nde pratisyen doktor Hasan Gülcü tarafından muayene edilen Ali İsmail Korkmaz bir süre sonra beyin kanaması geçirdi ve komaya girdi.
Buraya kadar olanlar zaten yazıldı, çizildi.
İşin tuhaf tarafı ise görüntülerden sonra ortaya çıktı. Haber Türk televizyonu, Zaman gazetesi ve Türkiye gazetesi tarafından yapılan açıklamalarda şöyle bir çarpıtma gündeme getirildi: Ali İsmail Korkmaz’ın Yunus Emre hastanesinde arkadaşlarıyla görüştüğü, raporunu incelediği söylendi. Asıl korkunç olan, Ali İsmail Korkmaz’ın beyin tomografisinin çekildiğinin söylenmesiydi. Oysa öyle bir rapor yok, hiç de olmadı. Eldeki tek rapor, Hasan Gülcü’nün verdiği “kas gevşetici-ağrı kesici” ilaç.
Tuhaflık orada da kalmadı. Haber Türk televizyonu Ali İsmail Korkmaz’ın evine gittiğinin (3 Haziran yani) ertesi günü merdivenlerden düştüğü anlatıldı. Yani, Ali İsmail Korkmaz aldığı darbelerden değil, merdivenden düştüğü için beyin kanaması geçirmişti. İma edilen buydu.
Türkiye Tabipler Birliği (TTB) işin bu tarafıyla ilgili bir açıklama da yapmadı. Oysa 18 Temmuz günü yayınladıkları açıklamada, Korkmaz’ın hastanede yattığı süre içinde hep yanında olduklarını belirtmişti. Yine aynı açıklamada, Korkmaz’ın tomografisinin veya rontgenin çekildiğine ilişkin bir bilgi de yoktu. Hatta TTB, hata yapan doktorunu korumak için, “yargısız infaz yapılmaması”nı bile “rica(!)” ediyordu.
Ama şu ana kadar hiç ses çıkmadı TTB’den.
Benim veya benim gibi bazı insanların bunu yazmasının hiçbir önemi yok. Okur geçerler, görevini yapmayan burada TTB. Tomografileri varsa, onları çıkarıp göstermeli. Yoksa, başta Haber Türk olmak üzere, bu haberi verenleri yalanlamalı.
Şimdi nasıl biliyor artık Türk kamuoyu olayı? Ali İsmail Korkmaz merdivenden düştü ve o anda beyin kanaması geçirdi, hastaneye taşındı.
Öyle bir durum da yok. Merdivenden düşmüş bile olsa, ki böyle bir kanıt veya bildirim de yok, bunun asıl nedeninin bir gün önce yediği iğrenç darbelerden olup olmadığı da soru işareti?
Sonuçta Eskişehir’de yapılan büyük bir tıbbi hatadır. Bu hata, gencecik bir insanın hayatına mal olmuştur. Hasan Gülcü doktorluğuna devam etmektedir. Haber Türk, Zaman, Türkiye gibi yayın organları ise olayı çarpıtmanın zamanı geldiğini düşündüklerinden olsa gerek, devreye girmiştir.
TTB’nin Ali İsmail Korkmaz’a ait tomografi ve rontgen sonuçlarını açıklaması, ertesi gün düşüp düşmediğini de saptaması gerekir.
Gerekir, ama…