Ak Partinin “evet” broşüründe, astıkları afişlerin tamamında, ilanlarında ve kullandıkları tüm malzemelerde temel sloganları şu;
“Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi ile milletimiz kazanıyor, Türkiye kazanıyor…”
Gelin şu milletimiz 14 yılda ne kazanmış ona bir bakalım.
1- 18 bin km. duble yol kazanmışız…
2- Bilmem kaç bin km. hızlı tren yolu kazanmışız…
3- Bilmem kaç yüz km. dağları delip tünel açmışız…
4- Boğazın altından tramvay geçiren tünel yapmışız…
5- Yine boğazın altından Avrasya tünelini kazanmışız…
6- İzmit Körfezine asma köprü kazanmışız…
7- Dünyada sayılı büyüklükte olan bir havaalanını da kazanacağız yakında…
8- Doğu ve Güneydoğuda hemen her ilçeye cezaevi kazandırmışız…
9- Suriye sınırına bilmem kaç km. beton duvar kazanmışız…
10- Doğu ve güneydoğudaki her ile kalekollar kazandırmışız…
Başka?.. Benim aklıma bunlardan başkası gelmiyor…
Haa bir de “kişi başına milli geliri 3 bin dolardan 10 bin dolara çıkardık” palavrası var.
Buna palavra dedim, çünkü kişi başına 10 bin doların düştüğü ülkede açlık sınırında 40 milyon insan yaşamaz.
Kişi başına 10 bin doların düştüğü ülkede işsizlik 10 yılda yüzde 7 den yüzde 12 ye çıkmaz…
14 yılda inşaat, bankacılık ve sigorta sektörü yüzde 1700 artarken “üretime dönük ne yerli ne de yabancı yatırımcının tek bir fabrikası olmadığı gibi cumhuriyet kazanımı olan binlerce fabrika haraç-mezat satılmış…”
(uluslar arası itibarımızın yerlerde gezindiğini yazmıyorum bile)
Şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve söyleyin Allah aşkına…
“BU MİLLET VE TÜRKİYE NE KAZANMIŞ…”
Eeee dedik ya “yerseniz kardeşler…”
................................
Hani ABD’nin İstanbul Konsolosluğu Adil Öksüz için “vizesini iptal ettiğimizi söylemek için aradık” açıklamasına Başbakan Binali, “yerseniz” diye bir açıklama yaparak inanmadığını belirtmişti ya…
Ben de gece vakti arabamın cam sileceğine kıstırdıkları “EVET” broşürünü inceledim.
Tam da Başbakan Binali’nin dediği gibi “yerseniz” kabilinden başkanlık sisteminin faziletlerini anlatmışlar…
En çok da “LİDER VE ÖNCÜ TÜRKİYE” olunacağını okuduğumda güldüm.
Diyorlar ki, “lider ülke rolümüzü sürdürüyoruz…”
“Uluslar arası ve bölgesel sorunların çözümünde daha çok söz ve hak sahibi oluyoruz…”
Ya hu 47 üyesi olan Avrupa Konseyine 15 Temmuz darbe girişiminin FETÖ tarafından yapıldığını kabul ettirememişsiniz, nasıl lider ülke oluyorsunuz?
YPG’yi Fırat’ın Doğusuna göndermezseniz Membiç’i sizden alırız, dediniz ABD ve Rus askerleri Membiç’in etrafında nöbet tutunca geri vitese taktınız…
Şam’da Emevi Camisinde 4 hafta sonra Cuma namazını kılacağız, Eset’i tanımıyoruz, dediniz aradan 6 yıl geçti daha Şam’ın şekerini bile yalayamadınız…
ABD, Esad hakkında kararı Suriye halkı verir diye açıklama yaptı, en küçük bir tepkiniz bile olmadı…
Hani, bölgesel sorunların çözümünde söz ve hak sahibi oluyordunuz…
Ne ABD, ne Rusya, ne Avrupa Birliği ve Konseyi ülkeleri, ne İran ve hatta Ortadoğu’nun 3. dünya ülkeleri bile sizleri ciddiye almıyorlar artık…
....................
Evet, broşüründe en çok gülünecek bir diğer iddia ise; Başkanlık sistemi olursa “GÜÇLÜ DEMOKRASİ” olacakmış…
Ya bu broşürü hazırlayanlar ya bizleri salak sanıyor, ya da Başbakan Binal’in dediği gibi “yerseniz” diye yazıyorlar…
Bakın bugünkü “demokrasi dışı” olaylardan birkaç örnek vereyim.
1- Meral Akşener’in Ankara mitingi “koruyamayız” gerekçesi ile iptal edildi…
2- Selin Sayek Böke’in konuşması sırasında elektrikler kesildi, konuşmayı sürdüremedi…
3- HDP'nin referandum şarkısı 'Bêjin Na' Diyarbakır Valiliği'nce Anayasanın ilk üç maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle yasaklandı.
Hani propaganda da eşitlik olacaktı…
Daha Başkanlık sistemini kurmadan demokratik hakları gırtlaklıyorsunuz…
Ya bi de bu sistemi kurarsanız ne olacak?
.......................
AK Partinin “evet” broşürünü incelemeye devam ediyorum.
Diyorlar ki, “Başkanlık sistemi kurulursa GÜVENLİ VE HUZURLU TÜRKİYE olacakmışız…”
Güvenli ve huzurlu bir ülkeyi nasıl kuracaksınız, diye soruyorum broşüre, şöyle cevap veriyor;
“Terör örgütlerinin kökü kazınacak, bunun için de milli savunma sanayimizi büyüteceğiz…”
İyi de kardeşim, ordu, jandarma, istihbarat, polis teşkilatı sizin elinizde değil mi?
Terörle mücadelede etkin oldunuz da parlamento mu engelledi sizi…
İstediğiniz kanunları çıkarmadınız mı?
İstediğiniz kadar polis, asker istihdamı yapmadınız mı?
İstihbarat teşkilatlarına istenilen bütçeleri ve kadroları sağlamadınız mı?
Başkanlık sistemini kurunca bunlardan farklı ne yapacaksınız da güven ve huzuru sağlayacaksınız?
14 yıldır tek başına iktidardasınız, eğer güven ve huzur sağlanamamışsa bunun nedeni parlamenter sistem değil, sizin beceriksizliğinizdir…
Bu halk size sormayacak mı, “ya kardeşim devleti 14 yıldır kahir ekseriyetle yönetiyorsunuz. Para dersen emrinizde, kadro dersen emrinizde, asker/polis istihbarat emrinizde, istediğiniz kanunlar çıkarmak için parlamento emrinizde… o halde nasıl oluyor da güven ve huzuru sağlayamıyorsunuz?”
Dedik ya; “yerseniz…”
......................
AK Partinin dağıttığı “evet” broşürünü incelemeye devam edelim.
Diyorlar ki; “Başkanlık sistemi gelince DAHA ÇOK ÜRETİM, DAHA ÇOK İŞ olacakmış…”
Bu sözlere kargalar kıçıyla güler ya hadi biz gülmeden soralım...
Bu dediklerinizi nasıl yapacaksınız?
“İnsanımız refahtan daha fazla pay alacak, yatırımlar artacak, iş imkânları aratacak, milli gelir yükselecek ve böylece dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olacakmışız…” diye yazmışlar.
Dünyada hiçbir iktidar AK Parti gibi, ekonomideki çöküşlerini allayıp pullayıp topluma başarıymış gibi sunma becerisini gösterememiştir.
İnsani kalkınmışlıkta sondan 3. olan, kişi başı milli gelirin 1305 dolar eksilmesine yol açan, dolar milyarderlerinin sayısının her sene arttığı ama açıklık sınırında 40 milyon insanın yaşatıldığı, işsiz sayısının 10 milyonlara ulaştığı, fabrikaların ortalama yüzde 60 kapasiteyle çalıştığı, benzinin 5 TL doların 4 TL olduğu bir ekonomik durumu başarı gibi göstermek için insanın gerçekten yüzsüz olması gerekir.
14 yıllık soygun ve talana dayalı ekonomik politikalar sonucu yaşanan tek gerçek, “ÜLKENİN TAM BİR EKONOMİK ÇÖKÜNTÜ İÇERİSİNDE OLDUĞUDUR…”