Başbakan Erdoğan’ın 3 rakamına takıntısına önceki bir yazımızda değinmiştim. Şimdilerde de ise yeni bir ‘troykaya’ kafayı taktı muhterem. Yasama, Yürütme elinin altında. Ama bunlar kesmiyor ustaların ustasını. 3.erki de istiyor: ‘Yargı.’ HSYK, “Adli Kolluk Yönetmeliği’ndeki değişiklik Anayasa’ya aykırıdır” açıklaması yapmıştı. Danıştay da kolluk görevlilerinin, yapacakları operasyonlarda, amirlerini bilgilendirmesini zorunlu kılan değişikliğin hukuka aykırı olduğuna karar verip, yürütmeyi durdurmuştu. Usta kendini tutamadı, Sakarya’da çektiği nutukta “Yetkim olsa HSYK’yi ben yargılayacağım”dedi. Acele etme o da olur zamanla! ‘Şeriye Mahkemeleri’ni kurmaya ne kaldı ki şunun şurasında!
PANDA YILI
AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, “Yargıtay’da ‘imam’ var” itirafında bulunuyordu. Bu imam-hâkim, kimi dosyaları, onaması için Pennsylvania’daki ahir zaman ‘Îmam-ı Â’zamına’(!)gönderiyormuş. Zaten Danıştay’da da mutlaka bir ‘müezzin’ görev yapıyordur. Sayıştay kadrosunda da bir ‘müftü’ olmazsa dengeler bozulur zaten. Emniyet’teki ‘hafız’ deşifre edilmedi henüz. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı cemaate ‘örgüt’ soruşturması başlattı bile. Bakalım şimdi, Pennsylvania elindeki kartlardan hangilerini ileri sürecek. Cemaat ve Hükümet, Ruanda’daki Tutsi ve Hutu kabileleri, Güney Sudan’daki Dinka ve Nuer etnik grupları gibi birbirlerini yemeğe devam edecekler. Bu arada yalaka medya, ‘penguen yılını’ geride bıraktı. 2014’te yazılı ve görsel basının ‘panda yılına’ gireceği, gelen duyumlar arasında!
BİRA KUTUSU
‘Büyük Rüşvet ve Yolsuzluk Operasyonu’nun 2. Dalgası’nda İstanbul Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş aldığı gözaltı kararlarını, emniyete uygulatamadı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı ise dosyayı başkasına verdi. Başsavcı, Akkaş’ın dosyadaki bilgileri basına sızdırdığını iddia ederken, Başbakan Erdoğan, saydırmaya başladı: “Dur bakalım, senle işimiz var Savcı Akkaş. Adliye Sarayı’na, bir elinde bildiri, diğer elinde bira kutusu ile girdin. Mahkeme salonuna, ayakkabılarını çıkarmadan daldın. Kâtip kızın üzerine işedin. Seni uyaran mübaşire tükürdün. Bunların hepsinin kaydı bizde. Yakında izlersiniz!” Tayyip Bey devam etti: “Çolakkadı da ‘Karakuşi Kadı’ gibi gözüm tutmadı hiç. Başsavcı vekili Zekeriya Öz de Beşiktaş’tan Fatih’e transfer oldu. Biz bunları bırakmayız!”
GEOMETRİ
‘Paralel devlet’, ‘teğet hükümet’, ‘kiriş muhalefet’ 2014’ün ‘Türkiye Geometrisi’ni oluşturacak. Bir de ‘dikdörtgen prizması’ var ki, içinde milyon dolarların konduğu ‘ayakkabı kutuları’, gündemden kolay kolay düşmeyeceğe benzer. Ayakkabı fırlatma protestosu, evirilerek ayakkabı kutusuna dönüştü. Geçen yılın son günlerinde Antalya Devlet Senfoni Orkestrası ile sahne alan Vokaliz Grubu, içine notalarını koydukları ayakkabı kutuları ile konsere çıkmıştı. Hemen soruşturma açıldı. NATO çıkmadı ya kutudan! Başbakan Manisa’da gürlerken, balkondan ayakkabı kutusu gösteren emekli Nurhan Gül, korumalar aracılığıyla apar topar karakola çekildi. En son savcılığa çağrıldı. Kadıncağız belki de ayakkabı kutusunu havalandırıyordu! Siz siz olun, ayakkabı aldığınızda, kutusunu kunduracıda bırakın. Hatta evde ayakkabı kutusu bile bulundurmayın. Suç unsurudur! “Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, Devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”(TCK 301/2) Söylemedi demeyin sonra. Ayakkabılarınızı kalıba da koymayın. Bu, ortamı germek, olayları büyütmek anlamını taşır! Ayakkabı kutusu TCK 301/2 ye girer.
TERSHANE
Dört bakanın, iki bakan oğlunun, Halk Bankası Genel Müdürü, işadamları ve bürokratların enselendiği ‘Büyük Rüşvet ve Yolsuzluk Operasyonu’nda ifade verme sırası Başbakan Erdoğan’ın oğlu Bilal’e gelmişti. Ama Bilal oğlan ifade vermeye gitmedi. Bilal Erdoğan’ın on parmağında on marifet var. Kuyumculuk, sabunculuk, kozmetikçilik, armatörlük, fırıncılık, tabldot yemekçilik, kahvehane ve otel işletmeciliği daha neler neler. Kısıklı’da villa, Amerika’da ev şimdilik. Bilal Erdoğan’ın başta Bosphorus 360 olmak üzere birçok şirketin gizli ortağı olduğu iddia ediliyor. Oğul Erdoğan, İslamcı silahlı örgütlerin finansörü, Suudi İşadamı Yasin El Kadı ile otel lobilerinde iş görüşmeleri yapıyor. Yakında ‘dershanelerin’ yerine, AVM’ler gibi her tarafı ‘tersaneler’ sararsa şaşmayın sakın.
OTOKRAT DOZU
AKP Hükümeti 2003 yılında ‘Nereden Buldun Yasası’nı’ tedavülden kaldırmıştı. Artık zaten ‘nereden buldunsa buldun yasası’ geçerli. Savcılara, Emniyet’e bundan ne canım! Ne diyordu Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç: “Türkiye bağırsaklarını temizliyor.” İyi de memleketin tam ortasına yapılmaz ki bu operasyon. 2000 yıl önceki Romalılardan beri bunun bir yeri var. Bir yandan da tıka basa, mide fesadına uğrayacak kadar da tıkınılmaz ki hiç! Bu yıl çok zorlu geçecek. Başbakan ‘otokrat dozunu’ daha da arttıracak. ABD Merkez Bankası Fed’in fonlama sınırlaması, yabancı sermayenin tüymesi, beraberinde resesyonu da getirecek. 2014 de demokrasiye ‘emanet olun.’ Umutlu yıllar hepimize.