Suçlu Ayağa Kalk

Nalan Türkeli

Halklar, yalnızlaştıkça halkalaşıyor onlar sarmaş dolaş. Koparabilene aşk olsun

                 Suçlu Ayağa Kalk 

 “Elham” cılar, paracılar, yine iş başındaydı.

 Halka halka büyümeye devam ediyor meclisli insancıklar ‘halk’a sormadan.
Halkı soyma “halka sormayın” kanunu yaptılar yine jet hızıyla.
Havadan, karadan, geçiş üstünlüğü aldılar, “milletin canı cehenneme” der gibi.
Bir de ömür boyu maaş kazandılar aile boyu.
Onlar kazandıkça artacak ömürsüz aileler, vakitsiz ölümler de. 

Daha, çok kısa zaman önce bunlar değil miydi yumruklarla yaka paça hır dalaş?
Mevzu para olunca, birden nasıl da barışıverdiler sarmaş dolaş.

“Halkın hakkı, Adalet’in meclisinde gasp ediliyor,” diye meydanlara çıkıp bağırmak geçiyor içimden geçmesine de, göze alamıyorum tek başıma.
Apar topar götürülüp, “Suçlu ayağa kalk” diye bağıracak olsa Hâkim, nasıl savunurum yalnızlığımı?
İşte, meclisliler bu sahipsizliğimizi çok iyi biliyorlar. İyi gözlemliyorlar.

Halklar, yalnızlaştıkça halkalaşıyor onlar sarmaş dolaş. Koparabilene aşk olsun.

Yeniden donandılar paranın imanıyla.
En önemli rolü, (İndir- Kaldır) olan bir Milletvekili 2 yılda emekli olacakken, garibim işçi ise yıllarca yarı aç susuz, gece gündüz çalışıp, 60 yılın dolmasını bekleyecek ha?
Adalet mülkün temeliymiş. Oysa mülk adaletin temeli olmuş üç beş azınlık için.

Bir gün diyorum. Çok yakın o bir günü hayal ediyorum. İşçisi, hurdacısı, işportacısıyla da bir olup, bir meydan mahkemesi kuralım istiyorum.
 “Suçlu ayağa kalk.”

.
Hala ilkellik kol geziyor memleketin dört yanında. Meclisliler donandıkça çoğalıyor kimliksizler. Suskunluklar arttıkça meşrulaşıyor çağdaş hırsızlık.
Yoksulluk hem de dörtnalken, “Allah vergisi” diyorlar. Asıl, Allahlık âleme posta koyuyor bunlar.