Ahmet Taş, Abdülsamet Özen, Fehmi Barçın, Hasan İlhan, Kamil Tunç, Kenan Döngel, Mustafa Cihan, Muhammet Ali Ocak, Raşit Yücel, Yunus Emre Duran…
Yukarıda sıraladığım on kişinin kimlikleri hakkında bir fikri olan var mı?
Boşuna belleğinizi zorlamayın, bulamazsınız.
Eminim ki son bir yıl içinde verdiğimiz şehit sayısını da bilmiyorsunuz.
Hatta bu güzelim ülkede ana kuzuları şehit diye kaç yıldır toprağa veriliyor; onu da bilmezsiniz. Belki yaşınız bile elvermez. Çünkü “Kanları yerde kalmayacak”, klişesiyle başlayan demeçleri de, demeçlerle ilgili olayları da kanıksadık.
Bir toplum için bundan daha acı bir tablo olabilir mi?
Kaygı içinde bekliyoruz; yarın kötü haber nereden gelecek?
Ahmet Taş’ın kim olduğunu yalnızca ailesi biliyor artık, bizim için haberleri izlemeye yüreğin elvermediyse yalnızca 14 şehitten birisidir ki birkaç demeçlik hükmü var. Diğerleri de öyle. Bir hafta önce verdiğimiz şehitleri hatırlayan var mı?
Söz konusu vatan olunca her şeye eyvallah da, evlatlarımızı yaşamlarının baharında neden toprağa veriyoruz, analar neyin bedelini ödüyorlar?
Birisi bize açıklama yapsın, öğrenmek hakkımızdır.