Rumuz: 22.9.2017 - 12544 / Yapıdenetim
Aslında yazıya “eeeeeyy belediye” diye başlamayı düşünmüştüm ama seçim eğik düzlemine girdiğimiz için “şimdi sırası değil” moduna geçtik.
Sözün gelişi, “Bekaroğlu’na, Tanrıkulu’na, Toprak’a neden oy vereceğim”, desen ya da “Bu seçim bildirgesini hazırlarken kime danıştınız”, diye sorsan yanıt hazır:
-Şimdi sırası değil!
Ben kendimi bildim bileli “sırası” hiç gelmedi zaten. Bu yazının sakıncası da aynı; “şimdi sırası değil”. Ancak 8 aylık bekleme süresi içinde olayımız kangrenleşmeye yüz tuttuğu için, geriye kalanı kurtarma beklentisiyle bazı soruları şurada sıralamanın zamanıdır. Ola ki bir serdengeçtinin gözüne çarpar da yaramıza merhem olunur.
Sorularımız şunlar:
-Diyelim ki bir sitede yaşıyorsunuz. Ortak alanda kendinize göre birtakım düzenlemeler yapmak istiyorsanız bunun iki koşulu var. Önce kat maliklerinin 4/5’ inden yazılı onay alacaksınız, sonra da proje tadilatı yapıp belediyeye onaylatacaksınız.
Diyelim ki bileğiniz güçlü ya da çok paranız var ve yasanın öngördüğü koşulları hazırlamadan inşaatı keyfinize göre yaptınız. Sizi şikayet edebilecek kötü komşularınızı tehditle susturmayı mı tercih edersiniz yoksa haksız ediniminizin üstüne yatabilmek için işi belediyede mi bağlarsınız?
-Diyelim ki şikayetlere karşın belediye, kamu yararını değil de ahbap çavuş ilişkilerini önceleyip proje dışı işgale göz yumuyor; (Olmaz ya, sözün gelişi) aynı sitede 8 ay içinde kaç kişi proje dışı inşaat yapar?
-Fıtratla ilgili çelişkiler yüzünden insan, barış içinde bir arada yaşayabilmek için toplumsal yaşamı düzenlemek amacıyla kurallar (yasa, tüzük, yönetmelik…) koymakta ve koyduğu kuralları devlet denilen örgüt aracılığıyla uygulamaktadır.
Devlet kendi koyduğu kuralları uygulamazsa ya da birine başka, ötekine başka şekilde uygularsa kaos doğmaz mı, dürüst insanlar yamyamlara teslim edilmiş olmaz mı?
-Kamu kurumlarının, vatandaşın dilekçesine makul bir sürede yanıt verme yükümlülüğü var mıdır; varsa 8 ay makul bir süre midir?
Fazla uzatmadan son bir soruyla bağlayalım:
-Yerel yönetimlerin, siyasal partilerin vitrini olduğu savı doğru mudur?