Hele "Nobel" almış bir yazara yakışmayacak fütursuzluktaki mektup, okuyanı hayrete düşürüyor.
12 Eylül yıllarında Kenan Evren'le büyüyüp, Türk edebiyatında edebiyatın politikaya bulaştırılmaması, yazarın yalnızca edebiyatla ilgilenmesi" propagandasının temsilcisi Orhan Pamuk’un, bırakalım edebiyat alanını, gerçekte, daha "derin!" bir politik işleve sahip olduğu artık gizlenemez durumda.
Orhan Pamuk ve 4 yabancı yazarın (İsrailli yazar David Grossman, İtalyan yazar Claudio Magris, Cezayirli yazar Bualem Sansal, Alman yazar Martin Walser ve Alman kökenli Fransız siyaset ve toplum bilimcisi Alfred Grosser gibi –hepsi tuhaf– “embedded” yazarlar!) 10 Aralık 2012 günü Fransız Libération gazetesinde bastırdıkları mektupta Beşar Esad'a istifa çağrısı yaptılar; kraldan çok kralcı kesildiler!
Daha doğrusu Angelina Jolie işlevini başka biçimde yerine getiriyorlar.
Pamukgillere Suriye sınırına gidip bağımsız bir ülkeye dışarıdan, emperyalistlerin ve oyuncaklarının vahşi saldırısına dur demelerini; kendilerini oraya zincirlemelerini filan beklerken bakın hele siz!
Saldırganlara boşa zaman harcatıyormuş ülkesini korumaya çalışan Esat: "Büyük devletler hesap kitap yapmaktan, BM -böyle!- bloke olmuş çözümlerle uğraşmaktan" gerçek işlerini yapamıyorlarmış!
Cezayir, Irak, Libya, Yemen ve Bahreyn'de olanların, Suriye'de "çok daha şiddetli" ve "daha vahşi" bir biçimde yaşandığının yazıldığı mektupta, Esad'a, "Rusya ve Çin gibi ülkelerin desteklemesi eylemlerinizi meşru kılmaz ya da korkunçluğunu azaltmaz. Er ya da geç, Suriye veya uluslararası hukuk karşısında bunların cevabını vermek zorunda kalacaksınız" tehdidi de yer alıyor.
Hele "Nobel" almış bir yazara yakışmayacak fütursuzluktaki mektup, okuyanı hayrete düşürüyor:
İstifanın, "Esad'ın kendisi, çevresi, ailesi, bölge ve dünya için tek gerçek çözüm yolu" olduğu görüşünün belirtildiği metinde, "İstifa dışında sizin ve ne yazık ki aileniz için tek yol var: Saddam Hüseyin veya Kaddafi gibi ölüm. Ya da La Haye'da sterilize edilmiş bir hücrede müebbet hapis" ifadeleri kullanıldı.
(Çirkinliğe bakın, Esad'ın üç-beş yaşındaki çocuklarının katlinden söz ediyorlar. Lay Haye'deki hücreler de "sterilize!" imiş; ne güzel!)
soL gazetesinde sert bir biçimde eleştirilen ve Pamuk'un eline piştov tutuşturularak resminin yer aldığı manşet ibretlik öğeler içeriyor.
*
Pamuk'un hangi emperyal güçlerle ilişki içinde olduğunu Mustafa Yıldırım, Ortağın Çocukları adlı kitapta belgeleriyle sunmuştu.
Pamuk buna her gün yeni bir delil ekliyor!
Ahmet Yıldız