İlk akla gelen neden, rant hırsı. Durum böyle olunca, Çukuranbarda, Söğütözünde Manhattan yaratma hülyasını, kavşakta gökdelen yapmanın dayandığı rasyoneli anlamakta pek zor değil aslında.
Bu gün gerçeğe dönüşen bu “hülyanın”, Eskişehir ve Konya Yolunda trafik sıkışıklığını dayanılmaz hale getirilmesi, konuya rant gözlüğüyle bakanlar açısından pek de önemli bir sorun olarak görülmüyor doğal olarak.
AOÇ’yi yol yaparak medenileştirenler açısından çözüm, ODTÜ Ormanından da yol geçirmek.
İkinci önemli neden ODTÜ nün ulusal ve uluslararası ölçekteki saygın yeri. Teker teker saymaya gerek yok. ODTÜ Rektörlüğünün web sayfasında bu bilgiler en güncel haliyle mevcut. (http://www.metu.edu.tr/tr/times-higher-education-en-iyi-400-universite-2013-2014-siralamasi), (http://www.metu.edu.tr/tr/qs-dunya-universiteleri-2013-2014-siralamalari)
Üçüncü neden, ikinciyle bağlantılı. Ulusal ve uluslararası başarılarıyla, özel üniversitelerin önündeki en büyük engel olması. Tüm olumsuz kampanya ve engelleme çabalarına karşın önüne geçilemeyen başarıları ile başarılı gençleri kendine çekiyor olmasının, kamu kaynaklarıyla parlatılmaya çalışılan “vakıf” üniversitelerinin ve eğitimdeki piyasalaştırma girişimlerinin önünde engel olarak görülüyor olması, yaşananların bir diğer önemli nedeni.
Dördüncü neden, temel bilimler konusundaki önderliği. ODTÜ’nün, temel bilimlerdeki uluslararası başarılarıyla, başarılı gençleri temel bilimler konusunda özendiriyor olması, piyasaya yararı olmayan eğitimi/bilimi desteğe değer görmeyenler, üniversiteyi meslek okulu zannedenler açısından hoş karşılanamayacak bir özellik şüphesiz ki.
Beşinci ve son neden, diğer tüm nedenleri kapsıyor aslında. Her türlü olumsuz koşul ve baskıya karşın “üniversite” olarak kalmayı başarabilmesi.