Seçimlerdeki oy yolsuzluğudur gündemimiz!
Yaşamımızın yerli-yabancı ajanlarca kaydedilmesidir.
Baskılardır, hemen her gün aşağılanmamızdır!
Devletimizin egemenliğinin yıkılarak topraklarımızda yeni devletçikler kurulmasıdır.
Bırakın örgütlenmeyi, üç kişi bir araya gelip siyaset konuşma yasağıdır gündemimiz.
Siyasal yönetimi, güvenlik güçlerini şöyle açıkça eleştirme yasağıdır!
Yurttaşlarla görüşme, siyasal görüşlerimizi, muhbirlerden çekinmeden, tartışma yasağıdır!
İki söz etti diye hapislerde çürütülen gencecik kızlarımız, oğullarımızdır gündemimiz.
Molla yargıçlarca siyaseten tutsaklıktır.
Partilerin, örgütlerin mezhepçilerin, şeyhlerin, seyyidlerin eline geçmesidir.
Türklerin tarihinde görülmemiş olaylardır gündemimiz:
Komşu ülkeye hileyle saldırma oyunları düzenleyenleri eleştirme yasağıdır!
Cumhuriyetimize kasteden Ayetullahların içerdeki örgütüdür.
Hemen her kumruma, özellikle siyasal partilere yerleşen ABD-Avrupa ajanlarıdır!
Ormanlarımızın, tarım alanlarımızın, binlerce yıllık kültürümüzle kurulan yerleşim yerlerimizin talan edilmesi, yakılıp, yıkılmasıdır.
Yeraltı ve yerüstü sularımızın şirketler aracılığıyla, HES denilerek yabancılara teslim edilmesidir.
Yurdumuzun yabancıya peşkeş çekilen toprakları, Ege denizinde el konulan adalarımız!
Oradan oraya uçan kelebek muhalefet!
Daha seçim yolsuzluklarının kirli dumanı ortalığı sarmışken gündemimiz asla; ama asla Cumhurbaşkanı adayları değildir!
Özellikle kendisini muhalefet sanan partilere sesleniyorum!
Böylesine karanlık baskı-zulüm ortamında cumhurbaşkanlığını tartışmak yalnızca gaflet değil, hatta…
Sözün gerisini siz getirin!
Yoksa o yarım kalan söz, tarihte benzeri görülmemiş biçimde tamamlanacak ve dünyaya ibret olacaktır!
Kendini muhalefet sananlar!
Bizi ahmak yerine koymanızdır gündemimiz!
İktidarla birlikte bize karşı kurduğunuz cumhurbaşkanlığı kumpasıdır gündemimiz!
Kumpasınızı bu kez sandık vaatleriyle yutturamayacaksınız!
Önce özgürlük, sonra seçim!