CHP Lİderi Kılıçdaroğlu'nun talimatı ile 15 CHP Milletvekilinin istifası sonrası Türkiye tarihi bir gelişmeyi geride bıraktı.
YSK'da Pazar günü gerçekleştirilen ve büyük tartışmaların yaşandığı toplantı sonrası, İYİ Partinin seçimlere katılması kesinleşti. Bu gelişme sosyal medyada "Hayır Bloku" savunucularına büyük bir moral kazandırdı. Şimdiden seçimlerin " Hayır Bloku" zaferi ile sonuçlanacağına inanılıyor.
ERDOĞAN VE BAHÇELİ HÜSRAN YAŞIYOR
Erdoğan ve Bahçeli'nin aylardır planladıkları " Baskın Erken Seçim Hamlesi" bu gelişme sonrası büyük bir darbe aldı. Cumhur ittifakı tarafları Erdoğan ve bahçeli bu gelişmeden büyük rahatsızlık duyduklarını gizlemediler. Her iki liderde CHP'nin bu hamlesini büyük bir kızgınlık ve öfke ile karşıladılar. Peki bu kızgınlık ve öfkenin nedeni neydi.
NE PLANLAMIŞLARDI NE BOZULDU
Erdoğan ve Bahçeli'nin aylardır tasarladıkları plana göre, giderek derinleşen kriz ve siyasi sorunlar nedeni ile anketlerde sürekli düşüş gösteren "Cumhur İttifakı" cephesinin, Afrin Operasyonu heyecanı geçmeden seçime gidilmesi ile daha fazla oy kaybetme riskini önlemekti. Tabi esas nedenlerin başında yine anketlerde büyük bir yükseliş gösteren Meral Akşener'in İYİ Partisinin seçimlerin dışında tutabilecek bir tarih belirlemekti.
PLANLAR SUYA DÜŞÜNCE
Erdoğan ve Bahçeli'nin bu gizli planı tüm incelikleri ile yürüyordu. Ancak kimsenin beklemediği oldu. Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener önceki gün İstanbul'da gizlice buluştu ve tarihi karar alındı. Sonuç Erdoğan ve Bahçeli'nin tüm çabaları boşa çıkmış oldu.
Herşey tamamda Erdoğan ve Bahçeli'yi bu gelişme sonrası çok öfkelendiren neden sadece planlanların bozulması mıydı ?
Tabiki hayır.
2. TUR PLANLARININ HASSAS DENGESİ
Erdoğan ve Bahçeli bu ince planı olası rakip adayların bertaraf edilmesi ve yenilmesi üzerine kurmuşlardı. Çünkü anketlerde ilk turda gerekli olan %50+ 1
oyu Cumhur İttifakının alma ihtimali hiç yoktu. Bu yüzden tüm hesaplarını 2. tur için yapmışlardı. Ve erken seçim hamlesi de bu işin garantisi olacaktı. Peki bu nasıl olacaktı. İşte Hayır Bloku tabanı parti yönetimlerinin Abdullah Gül hassasiyetinin temel nedeni. Tane tane anlatalım.
ABDULLAH GÜL NASIL YENİLECEKTİ
1- Erdoğan ve kurmayları olayı satranç hamleleri stratejisi ile olası adaylara göre kurmuşlardı. Ve en çok tedirgin eden aday Abdullah Gül'dü. Çünkü Abdullah Gül hem Erdoğan'dan nefret eden % 50'nin üzerinde ki kitlenin ( Referandum sonuçları ) hem de AKP tabanında Erdoğan'dan bunalan kitlelerin destek verebileceği adaydı. Bu nedenle tüm hesaplar Erdoğan için en kötü ihtimal olan Abdullah Gül adaylığı üzerine kuruldu.
GÜL NASIL ADAY OLACAK
2- Abdullah Gül'ün aday olması ve seçime girmesi ilk turda asla sonuç getirmeyecekti. Çünkü Muhalefet partilerinin tümünün desteğini alsa dahi hem muhalefet içerisinden hemde AKP seçmeninden hain damgası yiyerek destek göremeyecekti. Ama Gül açık siyasi bağlantılar ve ittifak anlaşmaları yapmadan 100 Bin imza ile bağımsız aday olma yolunu seçerse, Erdoğan için başkanlık sarpa saracaktı. Çünkü Muhalefet cephesi gizlice Abdullah Gül'ü destekleye bilir ve ilk turda Erdoğan'ın işi biterdi. Erdoğan seçim stratejisini bu ihtimali düşünerek planlamış ve erken seçim kararı almıştı.
BASKIN BASANINDIR DEMİŞTİ AMA
3- Erdoğan Erken Seçim kararını verirken hem İYİ Parti'den kurtulacağını hemde Abdullah Gül'ü hazırlıksız yakalayacağını düşünüyordu." Oysa Hayır Bloku" Erdoğan'ın bu hamlelerini tahmin etmiş ve B-C planları yapmıştı. İşte dün gerçekleşen 15 CHP'li vekil istifası, yapılan B planının bir parçasıydı. Artık planın kalan çok önemli kısmını tüm Türkiye heyecanla bekliyor.
Türk siyaseti, tarihinin en kritik 72 saatine giriyor. Çünkü bu 72 saat içerisinde Türkiye'nin ve Erdoğan'ın kaderi netleşecek.
KRİTİK 72 SAAT
yaklaşık 3 günlük süre içerisinde tüm adayların belirlenmesi gerekiyor. Aday belirlenme şartları çok net bir şekilde açıklandı. Seçime katılması kesinleşen partiler adaylarını belirleyip YSK'ya bildirecekler.
Burada çok önemli olan " Hayır Bloku" adayının kim olacağı. Çünkü o blok bilindiği gibi Referandumda %50 oy aldı.
Anketler şimdi bunun çok üzerinde olduğunu söylüyor.
HAYIR BLOKUNUN OLMAZSA OLMAZI UZLAŞMAK
Ama sorun % 60'ı geçeceği düşünülen " Hayır Bloku" nun seçeceği aday kim olursa koşulsuz onu destekleyeceği meçhul.
Bu nedenle muhalefetin belirleyeceği aday çok önemli. Eğer Abdullah Gül seçimlere katılmazsa AKP'nin tüm oyları Erdoğan'a gidecektir. Sonuçta en çok oy alan 2 aday 2. tura kalacaktır. Kuşkusuz 2. tura kalacak adaylardan biri mutlaka Erdoğan olacaktır.
ERDOĞAN 2. TURU BÖYLE ALACAK
Bu durumda muhalefetin sorunu şu olacaktır. "2 Turda Erdoğan'a karşı kim rakip olursa seçimi kazanabilir?"
İşte en kritik soru budur. Muhalefetin öyle bir adayı olmalı ki, Hem Erdoğan'ın oyları, hem de muhalefetin oylarını alarak ezici bir çoğunlukla seçimi alabilsin.
MUHALEFETİN AZ FARKLA SEÇİMİ KAZANMASI OLASILIĞI SONUÇ..
Eğer yine son referandumda yaşanan birbirine yakın sonuçlar çıkarsa referandumda yaşananların aynısı tekrar edecektir. Bu nedenle muhalefet adaylarını çok iyi seçmeli ve Erdoğan'a karşı ezici bir çoğunlukla bu seçimi almalıdır.
MUHALİF YÖNETİMİ BÖYLE DÜŞÜNÜYOR
Peki bu aday kim olmalı ? Bu hesapların ayrıntısını anlayan herkesin vereceği tek bir yanıt vardır. O da Abdullah Gül'dür. Muhalefet tıpkı 15 milletvekili gibi bu hesabı yapabilir ve koordineli hareket ederse "Tek adam " yönetimine son verme imkanı olabilecektir. Yoksa ne olacağını zaten herkes bilmektedir.
Bu hesap CHP'nin şahinleri için çok kötü plandır ama Erdoğan'ın başkan olduğu bir gelecekten daha iyi olan daha az kötü bir seçenek bile tüm Türkiye için daha iyidir.
Bu nedenle "Hayır Blokunun Abdullah Gül ile parlementer düzenin korunduğu çoğulcu bir demokrasiye geri dönüş zafer Türkiye için zafer olacaktır.
Kısaca deniliyor ki, İşte Halep İşte arşın.