Erdoğan: 14 Haziran Yeniden Bir Uyanış Olacak. Yeniden Bir Diriliş Olacak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da, “Ülkenin yönetimini, yetkiyi milletten alan kişi yerine hiçbir meşru hakları olmayan bir grup muhterise teslim etmek isteyenlerin oyunlarını sandıkta bozacağız. Bu zafer aynı zamanda son 3,5 yıldır adeta kaderine terk edilen, unutulan, kaynakları sömürülürken eser ve hizmetten mahrum bırakılan İstanbul’un da ayağına prangalardan kurtuluşunun işareti olacak” diye konuştu. Erdoğan’ın konuşmasının sonunda seçimlerden söz ederken, “14 Haziran yeniden bir uyanış o

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da, “Ülkenin yönetimini, yetkiyi milletten alan kişi yerine hiçbir meşru hakları olmayan bir grup muhterise teslim etmek isteyenlerin oyunlarını sandıkta bozacağız. Bu zafer aynı zamanda son 3,5 yıldır adeta kaderine terk edilen, unutulan, kaynakları sömürülürken eser ve hizmetten mahrum bırakılan İstanbul’un da ayağına prangalardan kurtuluşunun işareti olacak” diye konuştu. Erdoğan’ın konuşmasının sonunda seçimlerden söz ederken, “14 Haziran yeniden bir uyanış olacak. Yeniden bir diriliş olacak. Sandıkları siz patlatacaksınız” diye konuşması dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, bugün İstanbul Sultanbeyli Meydanı’nda, Sultanbeyli Restorasyonu Tamamlanan Aydos Kalesi ve Sultan Korusu Açılış Töreni’ne katıldı. Erdoğan burada şöyle konuştu:

“14 MAYIS’TA DERSİ VERMEYE HAZIR MISINIZ?”

“30 yaşından önce 25’e sonra 18’e seçme seçilme yaşını getiren kim? Biz. ‘Parlamentoyu çoluk çocuğa mı bırakacağız’ diyenler kimdi? Bu CHP. Biz ne dedik, ‘Fatih 18 yaşında bir çağ kapadı bir çağ açtı. Onun torunları olarak bizim gençliğimiz de parlamentoda yerini alır ve aldılar.

İstanbul’un her meselesinin çözümüne dört elle sarıldık. Şayet, kendi halinde devam etse, ulaşımıyla suyuyla, çöpüyle, kanalizasyonuyla, arıtmasıyla, elektriğiyle, doğalgazıyla velhasıl tüm altyapısıyla ayakta duracak mecali olmazdı. Ama İstanbul’u biz yeniden ayağa kaldırdık. Biz gelmeden önce ne vardıİstanbul’da? Çöp, çukur, çamur. CHP bu demek. Bay bay Kemal’e 14 Mayıs’ta dersi vermeye hazır mısınız? Yandaşlarına dersi vermeye hazır mısınız? Ben size inanıyorum. Size güveniyorum.

Fatih, karadan kadırgaları yürüttü. Onun torunları olarak Marmaray’ın altından raylı sistemi yürüttük. Bay bay Kemal, var mı böyle bir eseriniz? Yanındakiler var mı böyle bir eseriniz? Büyükşehirler var elinizde. Bu Büyükşehirlerde ne yaptınız ya, söyleyin. ‘Şunu yaptık’ deyin. Hiç. İstanbul susuz muydu? İstanbul’a suyu 110 kilometreden Istranca Dağları’nı delerek biz getirmedik mi? Kardeşlerim, bu bölgeler susuz değil miydi? Buralar da susuzdu. Ta Sakarya’dan aynışekilde suyu biz getirmedik mi? Biz laf üretmedik, işürettik, iş.

“AVRUPA’NIN AFERİN DEMESİNE BUNLAR MUHTAÇ”

Ülkenin ve İstanbul’un enerjisini tüketerek, vaktini ve imkânlarını tüketerek yıllarınıçalanlar hiç boş durmadı, durmuyor. Kendi köhne düzenlerini sürdürmek için vesayetten darbeye, terör örgütlerinden emperyalistlere kadar herkese göz kırpanlar hep olduğu gibi yine karşımızda kol kola girdiler. Ne diyor, Batı ne diyecekmiş? Vay vay vay. Yazıklar olsun. Avrupa’nın aferin demesine bunlar muhtaç. Biz ise işte karşımdaki milletimin aferin demesine ihtiyacımız var. Bunlara herkese eyvallah ederler. Bir tek değerleriyle, inancıyla, tarihiyle, kültürüyle, ihtiyaçlarıyla, beklentileriyle bu millete dönüp bakmazlar.

“TEK PARTİ FAŞİZMİNİ HORTLATMAK İSTEYEN ZİHNİYETE KARŞI YENİ BİR MEYDAN OKUMAYA HAZIRLANIYORUZ”

Tek parti özentisi faşist zihniyetin, rahmetli Menderes’in, yarın Aydın’dayım, Menderes’in oradayım yani, ‘Yeter, söz milletindir’ diyerek milletimiz adına sergilediği meydan okumayı aradan geçen üç çeyrek asra rağmen hâlâ hazmedemediğini görüyoruz. Esasen de İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’mızdan başlayarak milletimizle birlikte bunlara karşı girdiğimiz her seçim, kazandığımız her başarı yeni bir meydan okumaydı. Ülkemizin 14 Mayıs’ta gireceği seçimlerde küresel güçleri arkasına alarak yeniden tek parti faşizmini hortlatmak isteyen zihniyete karşı yeni bir meydan okumaya hazırlanıyoruz.

Önümüzdeki seçimlerde ‘Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir’ diyerek huzurunuza geliyoruz. Türkiye Yüzyılı’nı beraberce inşa edelim diyerek desteğinize talibiz. Kadınlarımıza, ‘Gelin Türkiye Yüzyılı’nı birlikte tasarlayalım’ diyoruz. Hanımlar, hazır mısınız?

Gençlerimiz, ‘Gelin size emanet edeceğimiz Türkiye Yüzyılı'nı birlikte kuralım, Türkiye Yüzyılı’nın kodlarını birlikte yazalım’ diyoruz. Geçtiğimiz 20 yılda, İstanbul başta olmak üzere ülkemizin 81 vilayetinin tamamını nasıl asırlık eser ve hizmetlere kavuşturduysak bu altyapıüzerinde Türkiye Yüzyılı destanını hep beraber yazalım diyoruz. Bu millet bunu yapar mı? Yapar mı? Bay bay Kemal yapar mı? Ona şunu söyleyin, onun yanındaki gelenlerden git Ok Meydan SSK Hastanesi’ndeki pislikleri temizle. Biz, onun bıraktığı maalesef o hastaneyi şimdi Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu modern hastanesi yaptık. Sizlerden, güya bize karşı aday çıkarmak için kurdukları masanın altından birbirlerini tekmelemekten başka bir şey yapmaya fırsat bulamayanlara eser ve hizmet siyaseti tercihinizi bir kez daha sandıkta göstermenizi istiyorum…. CHP’nin başındaki zatı büyük bir hevesle sarıldığı biliyorsunuz Bay Kemal sıfatını terfi ettirdik. Şimdi 14 Mayıs’ta artık adı ne oldu, bay bay Kemal’e çevireceğinizden şüphe duymuyorum.

“BU ZAFER AYNI ZAMANDA İSTANBUL’UN DA AYAĞINA PRANGALARDAN KURTULUŞUNUN İŞARETİ OLACAK”

Unutmayınız, 14 Mayıs’ta sadece CHP’nin başındaki zata bay bay demekle kalmayacak aynı zamanda tek parti zihniyetinin bu son çırpınışlarını da beraberce sandığa gömeceğiz. Milletin iradesini bir kenara bırakıp ülkeyi altı kişinin hırslarının oyuncağı hâline getirmek isteyenlerin heveslerini kursaklarında bırakacağız. Ülkenin yönetimini, yetkiyi milletten alan kişi yerine hiçbir meşru hakları olmayan bir grup muhterise teslim etmek isteyenlerin oyunlarını sandıkta bozacağız. Bu zafer aynı zamanda son 3,5 yıldır adeta kaderine terk edilen, unutulan, kaynakları sömürülürken eser ve hizmetten mahrum bırakılan İstanbul’un da ayağına prangalardan kurtuluşunun işareti olacak.

Sultanbeyli'den bugüne kadar, hep olduğu gibi 14 Mayıs'ta da bu kutlu mücadelede tüm gücüyle yanımızda yer almasını bekliyoruz. Buradan her vatandaşımıülkemizin dünden bugüne muhasebesini yaparak, buna dikkat edin, doğruya doğru demeye davet ediyorum. Hazır mıyız? Buradan, her vatandaşımıülkemizin kazanımlarına sahip çıkmaya, evlatlarımızın geleceğinin sembolü Türkiye Yüzyılı'na katılmaya davet ediyorum. Bizim yolumuz hakkın, hakikatin, doğrunun yoludur. Bizim mücadelemiz, istiklalin, istikbalin, huzurun, güvenin, istikrarın mücadelesidir.

“UTANMADAN ‘ADALET YOK’ DİYORLAR”

Utanmadan şunu söylüyorlar, ‘Adalet yok.’ ‘İşte, suistimaller var.’ Ey bay bay Kemal, ey yanındakiler, ya bugüne kadar şu ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne siz mi çıkardınız? Bütün bunları yapan kim? Bütün bu altyapıyı yapan kim? 26 tane havalimanından 57 havalimanına Türkiye’yi çıkartan kim? Bu köprüleri yapan kim? Az önce söyledim, Marmaray'ı yapan kim? Avrasya Tüneli'ni yapan kim? Bütün bu şehir hastanelerini yapan kim? 76 üniversiteden 208 üniversiteye çıkaran kim? Bunlar saymakla bitmez. 6 bin 100 kilometreden, 30 bin kilometreye şehirler arasındaki bu yolları yapan kim? Bay Kemal sen mi yaptın? Yoksa senin yanındakiler mi yaptı?

Ben bunları sayıyorum, peki o masanın etrafındakiler neyi sayacaklar? Ha, sayacaklar biliyorum. Nedir, bunlar musluk açar, musluk. Başka yaptıkları bir şey yok. Çalışan biziz, üreten biziz. Er meydanında mücadele eden biziz ve etmeye devam ediyoruz.

“EKSİKLERİMİZ OLABİLİR. AMA ŞUNU BİLİN Kİ BUNDAN SONRASI ÇOK FARKLI OLACAK”

Her çalışan, her üreten, her er meydanında mücadele eden gibi eksiklerimiz olabilir. Ama şunu bilin ki bundan sonrasıçok farklı olacak. Biz her şeyi tartışmayı varız.

Sen git George'dan aferin almaya devam et. Zavallı bunlar ya, zavallı. Bunlar, bizim yanımızda adam gibi yürüdüler. Ama bizden sonra kayboldular. Gözünü Amerika’ya, Avrupa’ya, başka yerlere dikip, rotasını oralardan aldığı işarete göre belirleyenlerin böyle bir derdi de böyle bir gayreti olamaz. Ne diyor, ‘Ben Davos'a gideceğim.’ Ne yapacaksın orada? Davos'ta yanımda ve o zaman IMF'nin başında olan zat, onunla konuşuyoruz. Dedim ki, ‘Bak buraya adamlarını gönderirsin, taksitlerini alırsın ama Türkiye Cumhuriyeti’ne talimat veremezsin.’ 23,5 milyar dolar borcumuz vardı. 2013 IMF’e olan borcu sıfırladık. Bir daha da IMF'yi kapıya sokmadık. Ama bu CHP şu anda o masanın etrafında olanlardan birileriyle otellerin lobilerinde yine IMF ile görüşmeye devam ettiler. O zaman, Merkez Bankamızın rezervi 27,5 milyar dolardı, şimdi Merkez Bankamızın rezervi 128,5 milyar dolar oldu.

Hayatın her alanında daha ileriye gitmemize sağlayacak yatırımlara devam edeceğiz. Ne diyor, ‘Şunu yıkacağız, bunu yıkacağız.’ Neyi yıkıyorsun ya? Sen kimsin ya, sen neyi yıkıyorsun ya? Öbür tarafta adaletten bahsedecek. Öbür tarafta utanmadan, sıkılmadan ‘Biz bu milletin kuruşunu yedirmeyiz’ diyeceksin. E nasıl yıkacaksın? Türkiye’de yapılanları yıkacak, durduracak, tersine çevirecek bir yıkım ekibine değil, daha büyük eserler yapacak, daha büyük hizmetler getirecek AK Parti’ye, Cumhur İttifakı'na ihtiyacı var. Milletimiz 14 Mayıs'ta bir kez daha tercihini bu yönde yapacaktır.”

“14 HAZİRAN YENİDEN BİR UYANIŞ OLACAK”

Erdoğan açılış töreni esnasında ise, “Sizin bu aşkınız var, bu heyecanınız var ya, "aşkınan koşan yorulmaz'. Yorulmayacağız. 14 Haziran yeniden bir uyanış olacak. Yeniden bir diriliş olacak. Sandıkları siz patlatacaksınız” diye konuşması dikkat çekti.

Erdoğan’ın telaffuz ettiği 14 Haziran 2023 tarihi çarşamba gününe rastlıyor.

Kaynak: ANKA Haber Ajansı

Gündem Haberleri