Gündemimiz “Abdullah Gül çatı aday olsun mu, olmasın mı?”
Dilerseniz eşi Türkiye’yi AİHM’ye şikayet etmiş olan Bay Gül’ün nasıl bir insan olduğunu biraz anımsayalım:
“İslama aykırı kanun kalkacak... Türkiye’de geçerli kanunlar arasında, İslama aykırı olanlar da var, olmayanlar da . Aykırı olanlar baskıdır. Baskı kalkacak. Bu hakkı kullanacağım. Halka bu imkanı vereceğim... Düzen Türkiye’de İslam’ı caminin içine hapsetti. Biz, İslam’ı hayat tarzı olarak görmek istiyoruz...” (Annem Batıya Gidin Dedi, Abdullah Gül’le röportaj S.145, Nilgün Cerrahoğlu)
"Moral değerleri açısından Türkiye'nin bütünlüğünü tehdit eden ve en ziyade tahribatı vermiş olan, laiklik ilkesidir… İkinci Cumhuriyet ve Yeni Osmanlılık kavramlarını çok sağlıklı buluyorum ve geleceğe umutla bakıyorum… Türkiye Cumhuriyeti'nin sonu geldi, kesinlikle laik sistemi değiştireceğiz… 8 yıllık kesintisiz, zorunlu temel eğitim, reform değil, eğitime darbe, basın destekli sivil asker bürokrasisi ve sol partilerin dayatması..." (22.11.07 Oktay Akbal)
“7 yıllık cumhurbaşkanlığı boyunca AKP’den gelen, Anayasa’ya aykırı yasaları bile gözü kapalı imzalamış bir kişi nasıl olup da Tayyip Erdoğan’ın karşısına çıkıp onunla aşık atacak? Erdoğan onu pestil gibi ezmez mi? Görevi bittikten sonra hakkı olmadığı halde ailesi ve korumalarıyla Huber Köşkü’nde aylarca oturan ve masrafını halka ödeten biri Abdullah Gül... Emrinde hâlâ 17 araç ve 40 personel bulunduğunu geçenlerde koruma müdürü açıklamıştı. Devleti böyle savurgan bir zihniyete mi teslim edeceksiniz? (24.4.2018 Melih Aşık)
Ben Abdullah Gül’ün adaylığıyla ilgili hiçbir yorum yapmıyorum. Yalnızca Ekmelettin’e oy vermek için İstanbul’dan kalkıp Didim’e geldiğimi anımsatıyor ve bir Çin atasözü sunuyorum:
“Beni bir kez kandırdıysan sana yazıklar olsun; iki kez kandırdıysan bana yazıklar olsun”
Siz benim tıpış tıpış gidip bay Gül’e oy vereceğimi mi sanıyorsunuz?