Kulağıma fısıldayan mı dersiniz, açık açık söyleyen mi, telefon eden mi dersiniz; aday olmam için yapılan baskılar tahammül sınırlarımı zorlayınca istemeye istemeye seçimlere katılma kararı aldım. Seçim bildirgemi sunuyorum:
1-Yüksek Tahsilliyim:
Ben kendim yüksek tahsilliyim. Gerçi lise diploması istedikleri için kaydımı yaptıramadım ama Sorbon dahil, yedi üniversite dolaştım. Yani “üniversite terk” im. Zaten liseye başvurduğumda, onlar da ortaokul diploması istediler; ortaokula başvursan o da ilkokul diploması isteyecek. İnsanlık ölmüş; demiyorlar ki, olsa niye gelip bizden istesin.
2-Dürüstüm:
Çok şükür seçimde sağa sola dağıtacak kadar param var. Gerçi kaynağını açıklayamıyorum ama elhamdülillah alnım açık, yüzüm ak. Ülkemize demokrasi geldiği zaman ilk işim mal varlığımın kaynağını açıklamak olacak.
3-Yabancı Dilim Var:
Önümde prompter olursa başta ingirizce olmak üzere 7 dili, vücut dilimi de kullanarak ana dilim gibi konuşabileceğime inanıyorum. Türkçem biraz eksik ama zaten trend bu.
4-Küntürlüyüm:
Kitap gazete okumam, sinema tiyatro bilmem, resim müzik sevmem; büyüklerim böyle yaptıklarına göre “vardır bir bildikleri”, diye düşünürüm. Lakin dizileri, yemek ve evlendirme programlarını, ben bilmem eşim de bilmez, tarz ve ütopya gibi programları kaçırmam.
5-Mağdurum:
Birincisi, benim kareçarşaflı kardeşim Kareköy’de taciz edildi. Gerçi herhangi bir belge ve kayıt bulamadım ama cüppeli, sarıklı yetmiş kadar gencin kareçarşaflı bacımı aralarına alıp oynattıkları ayan beyan ortada. Öyle ki bu cibiliyetsizler “haydi yandan yandan, oh oh”, diye tempo tutarak bacıma göbek bile attırmışlar.
İkincisi; şimdi “belge göster”, deseniz gösteremem ama dedelerimden biri Kadeş Savaşında, ikincisi Viyana muhasarasında şehit düştüler, nur içinde yatsınlar. Kısacası, ben bir şehit torunuyum; hatta iki dedem de şehit olduğu için şehit torunlarının daniskasıyım.
Üçüncü olarak da suikast mağduruyum. Daha ilkokul sıralarındayken, arkamdan sinsice yaklaşan bir arkadaşım önceden hazırladığı bir kesekağıdını kulağımın tam dibinde patlatınca ödüm patladı. O zaman bünyem kuvvetli olduğu için olayı hafif atlattım.
Sonuç olarak seçilmenin bütün koşullarının bende toplandığı ortada. Diyorum ki ölmeden ben de bir murat alayım, bir sefer de ben milletvekili olayım. Allah’ın izni keremiyle o Meclis lokantasında bir yemek de ben yiyeyim, çoluğumun çocuğumun, yedi sülalemin sağlık sorunlarını çözeyim.
Henüz parti seçimi de yapmış değilim ama orası kolay; desteğinizi bekliyorum.