Dünya dengeleriyle, akılla, stratejik vizyonla izah edilemeyecek bir öngörü ve bilgi saptırması. Halk direnişiyle kaşı karşıya kalınca, çaresiz ve bilgisiz kaldılar ya… Salla sallayabildiğin kadar. İsrail konusunda yaptıkları saptırma da bunlardan biri.
Farkına varmışsınızdır.
Şirket medyasında, Gezi Direnişi ile birlikte, İsrail sözcüğü yeniden dolaşıma sokuldu.
İktidar ve sözcüleri, Gezi Direnişinde, “yabancıparmağını” işaret edip duruyorlar.
Faiz lobisi, Avrupa karşıtlığı gibi asimetrik enformasyon yürütüyorlar. (Yıllarca, AB üyeliğini savunmamışlar gibi…)
Simetrik olmayan bilgilendirme, yani doğru olmayan bilgilendirme.
Hatta öyle ileri gidiyorlar ki, güya Rusya ile Amerika Avrupa’ya karşı anlaşmış, Türkiye’ye de yürü demişler! (Alper Tan Kanal A Haber)
Dünya dengeleriyle, akılla, stratejik vizyonla izah edilemeyecek bir öngörü ve bilgi saptırması.
Halk direnişiyle kaşı karşıya kalınca, çaresiz ve bilgisiz kaldılar ya…
Salla sallayabildiğin kadar.
İsrail konusunda yaptıkları saptırma da bunlardan biri.
İsrail karşıtlığı, dinci tabanlarında pirim yaptığıiçin, neredeyse diyecekler ki, direnişçilerin arkasında İsrail var.(Ey müminler safları sıklaştıralım mesajı)
Halk hareketini küçültmek, önemsizleştirmek için kullanılan bir yöntem.(Halk yok, birileri var ama yabancı imajı yaratmak)
Gezi Direnişini provoke etmeye çalışanlar yok mu?
Elbette var.
İktidar ve onun istihbarat birimleridir.
Bu istihbarat birimleri, el altından, MOSAD’dan, nasıl provokasyon yapılır’ın bilgisini almazlar mı,alırlar.
Zaten MOSAD Başkanının, iktidarı ziyaret etmesinin arkasında da, “Gezi Direnişi nasıl ezilir” konusu vardır.
İran ve Suriye’ye karşı, İsrail ile istihbarat işbirliği yapanlar, Gezi Direnişinde işbirliği yapmazlar mı?
Yoksa halk direnişinin zirve yaptığı günlerde, MOSAD niye Türkiye’de?
Düğün değil, bayram değil eniştem beni niye öptü işi…
Gelelim Rusya meselesine; Suriye içinde istikrarsızlık çıkarıp, Amerikan yanlısı bir iktidar kurulmasına, Rusya başından beri kararlıbir şekilde karşıdır.
Hatta bu tutumun, Gürcistan olayından daha sert ve kararlı olduğunu belirten işaretler vardır.
Suriye konusunda, Amerika Rusya karşısında geri çekildi. RTE ortada kaldı.
Aslında Putin için Suriye meselesi, bir iktidar meselesiydi.
Neden böyleydi derseniz?
Putin her yaptığı açıklamada, Amerika’nın Rusya’daki muhalefeti desteklediğinden söz ediyor. Buna karşı önlemler alıyordu.
Amerika Rusya’da Yelsin’in iktidara gelirken uyguladığıyöntemi, Putin’i iktidardan uzaklaştırmak için kullandı.(Tüm Batı basınındaki Putin düşmanlığına bakarsanız, bunu anlamak kolaylaşır.)
Bu anlamda, Suriye meselesine baktığımızda, Putin için Suriye meselesi; aynı zamanda, Rusya’da ABD ile girdiği mücadele demekti.
Yani Suriye meselesinde, uzlaşma arayan ABD idi. Dayatan ise Rusya idi.
Rusya’nın Gürcistan ve Suriye’de bu dayatması dururken, Rusya ile ABD Avrupa’ya karşı birleşti iddiaları ne kadar havada kalıyor. (NATO’yu nereye koyacaksak)
Eğer Avrupa’dan Türkiye’ye karşı bir hareket varsa, iktidarın elinde çok fırsat var.
Gümrük birliğinden çekilirsin, Avrupa’nın ulusal pazarlarımızı istedikleri gibi kullanmasının önüne geçersin.(İthalatçıların hepsi iktidarın yakınlarından olduğu için yapamazlar.)
Şimdi bunların Avrupa karşıtlığı, şeytan taşlamaya benziyor. At nereye giderse gitsin.(Ne AB, ne ABD tam bağımsız Türkiye desene)
Gezi direnişi ile bir husus daha ortaya çıktı ki, halk onların sandığından çok daha bilinçli ve ne zaman ne yapacağını biliyor.