Kaya ÇETİN

Demiryolu ve denizyolu hem daha ekonomik, hem daha güvenli ve rahat, hem de karayolları gibi yabancılara bağımlı değil. Ama biz, trilyonlarımızı karayollarına dökerken demiryollarımızı ve limanlarımızı iğdiş ediyoruz.

Demiryolu komünist işi mi?

Tükettiğimiz petrolün % 89’unu dışarıdan alıyoruz, taşıt almak için ödediğimiz para da yabancıya gidiyor sonuçta.

Bir yılda motorlu taşıtlarla petrol için 24 milyar dolar ödemişiz. Demek ki altımızda bir taşıtla dolaşıyorsak, katettiğimiz her santimetre için kefereye haraç ödüyoruz.

Gelişmiş ülkeler kendi ülkelerinde toplu ulaşımı, toplu taşımacılığı özendirirken bizi neden karayoluna yönlendiriyorlar?

Sahi, AKP’nin en başarılı olduğu alan neden karayolları?

Önceliklerle ilgili bir değerlendirme yapmış olsak inandırıcı olmaz; çünkü dışsatım değeri olmadığı için karayolu yapımının ülke ekonomisine doğrudan bir katkısı yok.

“Götürmeye elverişli bir alan”, desek; elimizde belge yok. 

Trafiğe kayıtlı araç sayısı 17,5 milyonu, yıllık petrol tüketimi 30 milyon tonu buldu ve biz bütün gücümüzle karayolu yapmayı sürdürüyoruz. Karayollarımız uzadıkça dışarıya olan bağımlılığımız artıyor.

Bağımlılık daha mı iyi?