Flaş!..Tsk komuta kademesi hakkında şok iddia

Flaş!..Tsk komuta kademesi hakkında şok iddia

Emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un da aralarında bulunduğu çok sayıda emekli ve muvazzaf subay, Balyoz ve Ergenekon davaları kapsamında ağır cezalara çarptırıldı.

“Amerika’nın Sesi” sitesinde konu ile ilgili yayınlanan bir analizde, verilen cezalar “Türkiye gibi NATO’nun ikinci büyük ordusuna sahip bir ülke için ağır bir darbe oldu. Ordu içinde istifalar ve erken emeklilik başvuruları artıyor.” denildi.
Türkiye’deki askeri konularda uzman olan ünlü gazeteci Gareth Jenkins’ın yorumlarına da yer verilen analizde “Türkiye Cumhuriyeti’nin 1923’te kurulmasından bu yana laik ordu en sert sınırlamalara maruz kaldı.” ifadesi kullanıldı.

EĞİTİM SEMİNERLERİNE KATILMAK İSTEMİYORLAR
Gareth Jenkins, davaların Türk Silahlı Kuvvetleri üzerindeki etkisinin askerler arasında bir korku ortamı yarattığını söylüyor. Jenkins, “Henüz hapsedilmeyenler tetikte bekliyor. Eğitim seminerlerine katılmak istemiyorlar, eğer katılırlarsa birkaç ay sonra darbe planlamayla suçlanmaktan korkuyorlar. Birçok subay erkenden emekli olmaya çalışıyor,” diye konuşuyor.
Dorian Jones imzalı analiz şöyle devam ediyor:
“Türk medyasında çıkan haberlere göre bu yıl yaklaşık Hava Kuvvetleri’nden yüz kadar pilot ayrıldı. Bunlar arasında bir general de bulunuyor. Soruşturmalar yüzünden geçen yıl da komutanlar arasında istifalar ya da erken emeklilik başvuruları olmuştu.
Soruşturmalara rağmen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un tutuklanmasını ve terör örgütüne liderlik yaptığı suçlamalarını kınamıştı. Metehan Demir bunun nedenini şu sözlerle açıklıyor: “Erdoğan bu kadar çok generalin hapsedilmesini istememişti. Gerçekte hükümetin, Türkiye’yi çevreleyen düşmanlara karşı pazularını göstermek için güçlü bir orduya ihtiyacı var.”
Ergenekon davasının sonuçlanmasının ardından Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, hukuki sürecin bitmediğini söylemiş, temyiz hakkına işaret etmişti.

Gözlemciler, hükümetin mevcut komutanlarla ilişkisinin düzeldiğini söylüyor. Metehan Demir, TSK’nın yeniden yapılandırılması sürecinde bu ilişkilerin önemli olduğunu, zamanla daha iyi olacağını belirtiyor.

Uzmanlar, Suriye’deki durum kötüleştikçe hükümet ve TSK’nın, Ergenekon davasının izlerini silme ve daha güçlü ilişki kurma konusunda daha hevesli olduğunu savunuyor.”