Festivalde 'Her Yer Taksim Her Yer Direniş'

Festivalde 'Her Yer Taksim Her Yer Direniş'

MUĞLA’nın Datça İlçesi’nde bu yıl 8’incisi düzenlenen Altın Badem Sinema ve Kültür Festivali’nin son gecesine, İstanbul'daki Taksim Gezi Parkı direnişi damgasını vurdu.
 
Datça Açık Hava Tiyatrosu’nda gerçekleştirilen etkinliğin son gecesinde, sinemada 50’inci sanat yılını geride bırakan usta oyuncu Mustafa Alabora’ya 'Şükran ödülü' verilirken, bir grup izleyici, 'Her yer direniş, her yer Taksim' sloganı attı. Sloganlar devam ederken, sahnenin önüne fırlayan bir kişi pankart açtı. Üzerinde, 'Geziyorum o halde varım. Saygıyla anıyorum. Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz, Abdullah Cömert, Medeni Yıldırım ve Mehmet Ayvalıtaş' yazlı pankart açan kişiye, özel güvenlik görevlileri müdahale etti. Zorla sahne önünden uzaklaştırılan kişi daha sonra polis tarafından gözaltına alındı. Datça Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen kişinin 35 yaşında Cengiz Gül olduğu öğrenildi. Datça’ya Ankara’dan geldiği belirlenen Gül ile ilgili soruşturmanın sürdürüldüğü açıklandı.
 
DERECEYE GİRENLER ÖDÜLLENDİRİLDİ
 
Gecede, festival kapsamında düzenlenen belgesel film yarışmasında ilk üçe giren yönetmenlere ödülleri verildi. Birlikte yönettikleri 'Sadık' adlı filmle birinciliği elde eden iki yönetmen Cengiz Cantez ve Burcu Ayşe Esenç, 5 bin TL para ödülü ve plaketlerini Kaymakam Hamdi Üncü’nün elinden aldı. Yarışmada, 'Bosna’da Gönlüm Sonbahar' filmiyle ikinci olan Onur Gök 3 bin TL, 'Yaşam Marangozu' filmiyle üçüncü olan Deniz Koçak’a ise 2 bin TL para ödülü verildi. Gecenin 'Emek ödülünü', tiyatro sinema ve dizi oyuncusu Suna Selen aldı.
 
ONUR ÖDÜLÜ ÖZTAN’A
 
Festivalin son gecesinde “Onur ödülü'nün sahibi ise ünlü yönetmen Ziya Öztan oldu. Ziya Öztan’a ödülü, üç sanatçı Mustafa Alabora, Meltem Cumbul ve Aşkın Nur Yengi tarafından verildi. Ziya Öztan, gecede yaptığı konuşmada, son üç filminin 100 yıl öncesinin, 1900’lerden 1933’lere kadar olan dönemi anlattığını belirtip, “Bu toplum kan, ateş, acı, mutluluk ve tutkuyla dolu büyük dönüşümler, büyük olaylar yaşadı. Bunları yaşarken şu an, televizyonları izliyorum. Bizim geçmişte yaşadıklarımızı, her gün yaşayan bir coğrafyanın kıyısında duruyoruz. Tarihin penceresinden baktığımızda, bizim dün yaşadıklarımızı bugün yaşayan insanlara sadece şunu söylemek istiyorum. Biz bu filmin sonunu biliyoruz. Bu film mutlu bitti. “Abdülhamit Düşerken'de, Türkiye parlamenterlik sistemini konuştu. “Kurtuluş Savaşı'nda ülke bağımsızlığına kavuştu. “Cumhuriyet Dönemi'nde ülke kendi kimliğini buldu. Bugün o acıları yaşayan insanların da bizim yaşadığımız mutlulukları tatmalarını istiyorum” dedi.
 
UYARIDA BULUNDU
 
Konuşmasında uyarılarda bulunan Öztan, “Bu parçalanmalar, bu birbirine düşman gibi kamplara bölünmeler bu senaryoları kimler yazıyorsa bunlar kötü senaristlerdir. Senaryo dersinde şunu öğretiriz. Taraflar sertleştirilmeli, iyi bir çatışma üretecekseniz, seyircinin ilgisini çekecekseniz, tarafları güçlü kılın. İyice düşman edin. Tarafları güçlü kılın, düşmanı da güçlü kılın, öbür tarafı da güçlü kılın ki çatışma büyük olsun. Bu iyi seyirci getirir deriz. Bugün Ortadoğu’yu bütün dünya böyle heyecanla izliyor. Onun için biz, kendi aramızda gerçekten bu olağanüstü coğrafyada oyuna gelmeyelim” diye konuştu.
 
Selda Bağcan’ın konseri ile devam eden gece, Ziya Öztan’ın 'Cumhuriyet' adlı filminin gösterimi ile sona erdi.