ERDOĞAN'DAN KILIÇDAROĞLU'NA KURŞUN OLAYINA TUHAF AÇIKLAMA
Erdoğan Kılıçdaroğlu'na cenazede kurşun atılma olayına öyle bir açıklama yaptı ki neredeyse bu işi yapanlar haklı çıktılar.
Muhammed Ali'nin cenazesini yarıda bırakıp Türkiye'ye dönmek zorunda kalan Erdoğan, dönüş yolunda bazı gazetecilerin sorularını yanıtladı. Cumhuriyet'in haberine göre Erdoğan Kılıçdaroğlu'na kurşun atanları haklı çıkardı.
BU ZAT NE DEDİĞİNİ İYİ BİLMELİ
Vezneciler'deki terör saldırısında şehit düşen polis memurları için Fatih Camii'nde düzenlenen cenaze töreninde, CHP Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na kurşun atılmasını tasvip etmediğini söyledi ancak konuşmasının devamında "Siyasetçi de nerede ne konuşacağını gayet iyi bilmeli. Tahrikler tepkiye yol açabilir. Etki-tepki meselesi. Yani siz, hele hele böyle şehitlerimizin arka arkaya geldiği bir dönemde, toplumun hassasiyetlerini göz ardı ederseniz, bu toplum size tepki verir. Toplumu tahrik etmemek lazım" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, CHP liderine kurşun atılmasını şöyle değerlendirdi:
“Bu zat (CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu) biliyorsunuz bu safhaya gelmeden önce de benzer açıklamaları yapmak suretiyle, terör örgütünün arkasında olduğu siyasi partiyle adeta eş hareket eder duruma girmişti.
Eş hareket eder duruma girmesinden sonra, birçok yerde bazı eylemlerin olması bana göre bir başlangıç değil, bir sonuçtur, bir neticedir.
Fatih’teki olay, bana gelen bilgilere göre, şehitlerimizin oradaki yakınlarının tavrı. Tabii ki gönlümüz böyle bir şeyi her halükârda arzu etmez, istemez. Keşke öyle bir şey olmamış olsaydı. Keşke yani orada böyle bir boş kovanın konması yaşanmasaydı.
Yapılanı tasvip etmek mümkün değil. Fakat tabii ki siyasetçi de nerede ne konuşacağını gayet iyi bilmeli. Tahrikler tepkiye yol açabilir.
Etki-tepki meselesi. Yani siz, hele hele böyle şehitlerimizin arka arkaya geldiği bir dönemde, toplumun hassasiyetlerini göz ardı ederseniz, bu toplum size tepki verir.
Toplumu tahrik etmemek lazım. Siyasilere düşen de budur. Fakat orada, bir gün önce yapılan açıklamalar, şehit yakınlarını tahrik etmiş olmalı.
Televizyondaki açıklamaları ben de dinledim. ‘Biz PKK’lı mahkûmları da ziyaret ederiz, DHKP-C’li mahkûmları da ziyaret ederiz’den kastedilenin, cezaevleri ile ilgili insan hakları komisyonu üyelerinin ziyareti olduğu iyi belirtilse, ifade yumuşatılmış olurdu.
Ama ‘Parti olarak ziyaret ederiz’ ifadesini kullandığınız zaman olay tamamen provoke edildi. İfade provoke edildi.
Mesela yardımcısı onu çeviriyor. Yani bu, o gece o yayını yapan TV’de de dinlendi. Daha sonra diğer TV’ler de aynen alıntı yapmak suretiyle bunu yayınlamış oldular. Burada, anamuhalefette istikametini kaybeden bir siyaset anlayışı olduğunu görüyoruz. Bu, tabii ki iyi bir gelişme değil. Temenni ederim ki toparlanırlar.”
Kaynak: